Araadan bunca zaman geçmişken, ortadaki tabaktaki hafif ekşili nohutlu meze-yemeğin adını hatırlayamamak biraz ayıp ama n'aparsın. Resimde görünmeyen hafif kırmrızı lahana turşusuna da selam! Bu arada bu tabak modelinin başka mekanlarda da karşımıza çıktığını söylemek lazım. Yemekler de güzeldi mekanın kendine özgü atmosferi de öyle. Burayı kadınlar işletiyor. İnsanlar da öyle hep biraz mesafeli ama hep kibar...
18 Aralık 2011 Pazar
beyrut esnaf lokantası: le chef
Araadan bunca zaman geçmişken, ortadaki tabaktaki hafif ekşili nohutlu meze-yemeğin adını hatırlayamamak biraz ayıp ama n'aparsın. Resimde görünmeyen hafif kırmrızı lahana turşusuna da selam! Bu arada bu tabak modelinin başka mekanlarda da karşımıza çıktığını söylemek lazım. Yemekler de güzeldi mekanın kendine özgü atmosferi de öyle. Burayı kadınlar işletiyor. İnsanlar da öyle hep biraz mesafeli ama hep kibar...
el bohçalı'nın sürprizleri
B'nin doğumgününü kutlamak için pek methedilen Music Hall diye bir yere gittik. Bizi içeri almadılar, meğer bayi toplantısı kılıklı özel bir gece varmış. Yalvardık yakardık ama cevap aynı: Sorry Madam. Biz de Budha Bar'a gittik. Çok kocaman, çok şık ve bomboştu. Memlekette ateş pahasına satılan içkileri makul fiyatlara içtik. İşte namı diğer El Bohçalı Al Bohsalı da bu Budha Bar'ın yan tarafında küçük, temiz ve aydınlık meşhur tatlı dükkanı. Kuru baklavası resimdeki künefeden kat be kat lezzetli.
Tawlet'in künefesinden sonra şehrin en meşhur tatlıcısı Al Bohsali'nin yolunu tuttuk; kim bilir orasının künefesi nasıldır diye. Mis gibi tereyağ kokan ve 24 saat açık olan mekandaki künefe biraz yavan olsa da kutu kutu aldığımız kuru baklavalar on numaraydı.
şehrin ucunda bir lezzet bombası
1. Arapça masa demek Tawlet. Uzun bir masanın etrafında toplanıp yiyip içiyorsunuz.
2. Biz kahvaltı için gittik ama biz ayrılırken şehrin havalı tipleri brança geliyordu. Maalesef sahibi Kemal'le tanışamadık ama çok tatlı bir tip olduğunu söyledi tanışanlar. Ayrıca Beyrut'un ilk organik pazarı da onun girişimi.
3. Fiyatlar şehir ortalamasının üstünde fakat gayet leziz. Ve ve ve ömrümüzde tattığım en muazzam künefe!
barbarların istilası
Uzun bir aradan sonra yeniden karşınızdayız sayın okurlar.
Ilık bir mayıs gecesi. Beyrut. Artık iyice yüzgöz olan çiftimizin göbekli ve gözlüklü olanının doğumgünü kutlamaları çerçevesinde planlanan bir Beyrut gezisi. İlk durak çiftimizin konakladıkları Hamra'nın meşhur yöresel fastfood zinciri Barbar. Yemekler vasat ortam ilginç.
Çiftimiz doğumgünü bahanesiyle ilk yurtdışı seferine çıkarlar. Topu topu üç günleri vardır bu ilginç şehirde, dolayısıyla otele eşyalarını bırakıp soluğu Barbar'da alırlar. B.nin kebbehi Y.nin falafelinden daha güzeldir. Karınlarını doyuran ikilimiz soluğu Arapça karaoke barında alırlar.
30 Mayıs 2011 Pazartesi
birer çekirdek çıtlasaydık
Ayrıca kuğu manzaralı en faça masayı kaptıklarını da belirtmemiz gerekir. Kuğuların kaydıraktan düşmelerini izlemek bu güzel günü daha da eşsiz kılmış, neşelerine neşe katmıştır.
adapazarı yolları yürümekle aşınmaz
Çiftimiz tanışmadan kısa bir süre önce, B. Meşhur Köfteci Mustafa'da bir aile saadeti yaşamıştır. Bu anı gösteren bir resimde B.nin yüzündeki mutlu ve neşeli ifadeyi gören Y. o günden beri ıslama köfte için B.nin başının etini yemektedir. Ayrıca askerlik anılarına sahne olan küçük kasabayı görmek için de can atmaktadır.
Y.nin ciğercisi pazar günü kapalı olunca çiftimiz rotayı Adapazarı'na çevirir. 1,5 köfte-piyaz-şıra-tatlı derken lezzet dolu bir pazar günü geçirmiş olurlar. Tıklım tıkış mekanda Y. istifini bozmadan minik yudumlar alır sütlacından. B. ise özlediği lezzete yumulmuştur.
tencereler dolu keyfim yerinde
Y. gaza gelip sucuklu kuru fasulye-pilav-kabak tatlısı menüsünü hayata geçirir hem de işten koşa koşa eve gelip yarım saat içerisinde. B. daha kuntel takılıp iç baklalı enginar yapmıştır. Afiyetle yerler yemeklerini sonra da çiçekli çaydanlıkta demledikleri çaylarını içerken televizyon izlerler. B.nin taktikleri son sürat etkilemektedir Y.yi...
O gün evde ocağın dört gözünün ve ayrıyeten fırının harıl harıl çalıştığı nadide bir gündür. Mutluluğ bozan tek şey Y.nin kabak tatlııs ile ilgili avangart denemelerinin çok başarılı sonuçlar vermemesidir.
çocuğunuza nasıl sebze yedirirsiniz?
Y. ilk günden şartını koyar: yemek yapmam ama yerim! Günler geçerken B. onun ne kadar yaratıcı, ne kadar iyi bir aşçı olduğunu fark eder. Tek ihtiyacı olan motive edilmektir. Bu konuda aldığı NLP eğitimini de kullanarak Y.yi yavaş yavaş ikna eder ve türlü türlü yemekleri ağzını şapırdata şapırdata midesine gönderir. Bu makarna onlardan biridir sadece; o kadar zambağı boşuna mı almıştır?
Çiftimiz "nerde beleş oraya yerleş" felsefesinin ulaşabileceği zirveye tırmanmanın haklı gururu içinde pahalı tatil köyünün en pahalı restoranını kapatırlar. Gündüz yedikleri mavi yengeç onları kesmemiştir ne de olsa. Biri şarap menüsüne diğeri gurme menüsüne abandıkça abanır. Sonuç: aradan bir ay geçtiğinde ne yediklerini hatırlamamaktadırlar.
paskalyanız mübarek olsun
B. o haftasonu çalışmaktadır ne yazık ki. Eve koşa koşa geldiğinde Y.yi elinde bir yumurtayla bulur bisiklete binmiş. Gününü Paskalya havası solumakla geçiren Y.nin hediyesidir Arma Pastanesi'nden. Hemen akabinde önünden geçerken dayanamayıp alırlar kiloluk bir adet ve o sakızlı tadı gözlerini kapatıp Nirvana'ya erer gibi yerler...
bir elimde lokum bir elimde kestane şekeri
Y.nin en büyük hayali kestane şekeriyle kaymaklı lokumu kapıştırmaktır. Fakat bir yanlış anlaşılma sebebiyle kaymaklı lokumun kaymağını yanlış yerde aramıştır haftalardır. Bu arada uyanık B. lokumları avuç avuç götürmüştür. Y. uyandığında iş işten geçtiği için kalan son lokumlar için kıyasıya bir mücadele başlar...
18 Nisan 2011 Pazartesi
pala suşi salonu
Şabalak arkadaşlarının izinden giden çiftimiz marka-kupon-fırsat dünyasının tadını almıştır bir kere. Bu kez istikamet Bebek sularındaki Mori'dir. B. ve Y. daha önce hiç yaşamadıkları bir şekilde suşi komasına girmek üzeredir. Balon kadehlerdeki pahalı kırmızı şarap suşinin hazmını kolaylaştırmamış bilakis zorlaştırmıştır.
Y. gene köyünü özlemiş anasının sardığı suşileri canı çekmiştir. B. onu Bebek kıyısındaki suşiciye götürüp masayı donatır. Gelsin külah külah handrollar gitsin uramakiler derken çiftimiz pirinç zehirlenmesi yaşamak üzeredir. Çiğ balığa doyduktan sonra Bebek Cafe Nero'yu yağmalamaya karar verirler; sezonun son balkabaklı pie'ı da üzerinde ceviziyle onları beklemektedir.
antiochia'da şaraplı kompozisyon
Yaklaşık bir saat sonra katılacakları entelektüel etkinlikte sarımsak kokmamak için daha rafine mezeleri tercih etmişlerdir. Y.'nin hatırlayabildikleri şunlar: ev yapımı yoğurt, humus, babagannuş, nar ekşili salata, muammara, yoğurtlu közde patlıcan ve dağ kekikli zeytin. Mezeleri taçlandıran kıtır pideleri de kesinlikle unutmamak gerekir.
kiraz çiçekleri enginar çiçeğine karşı
Meraklı çiftimiz uzun zamandır hayalini kurdukları bir şey gerçekleştirir. Ataşehir otoban kıyısındaki Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi'nde sakura çiçeklerini seyrederler. Şahane bir zamanlamayla yağmur indirmeden oradan tüymeyi de başarırlar. Diğer herşey gibi sakura çiçekleri de karınlarını acıktırmıştır. B. o da çiçek bu da çiçek diyerek Çiya'nın enginar dolmasına doğru yelken açar.
B. yıllar sonra enginar dolması yer, yanına da kuru patlıcan dolmasını katık eder. Y. çok sofistike davranıp salata bardan toparladıklarıyla yetinmektedir. Fakat B. öldürücü darbeyi vurur: domates, turunç, ceviz ve en önemlisi kabak tatlısından oluşan tabağıyla Y.'nin aklını başından alır; yanındaki nevruz şerbeti pek ilgi görmez fakat. Moda'daki arkadaşlarından dedikoduları almaya doğru yürümeye başlarlar...
damla boza ve dondurma
Ta bir temmuz akşamı Y. B.'ye mahallesinin dondurmacısından bahsetmişse de yemek nisan ayına kalmıştır. B. bol tarçınlı bir boza patlatır, Y. de kendisi için leblebi koydurtur. Sonra fikir değiştirip dondurma yemeye başlar. B. de düdük gibi leblebilerle uğraşmak zorunda kalmıştır.
Y. öncelikle bir yanlış anlaşılmayı düzeltmek istemektedir: leblebileri yeme konusunda ciddidir fakat bir organizasyon bozukluğu nedeniyle onlara erişimi engellenmiştir. Cadde üzerindeki en favori dükkanlarından Damla'ya her geldiklerinde işaret ettiği en iyi 10 listesini de bir kez daha hatırlatır.
yumuşak insanlara taşfırın'dan yemekler
Kendisine baba bellediği Vedat Milor'la aynı zamanlarda Kurtuluş semtinin gastronomik nimetlerini keşfeder B. Y.'yi kopardığı ailesine el öpmeye götürmektedir. Bir gün önce çok zorlu bir hatta birkaç taşınma yaşadıkları için kimsede yemek yapacak mecal kalmamıştır. Bu nedenle şanslarını Taşfırın'da denerler. B.'nin pastırmalı kurufasülyesi Y.'nin sebzeli pidesinden daha başarılı olsa da pidenin ömrü daha uzun sürer.
B. ve Y. yorgun argın kendilerini Kurtuluş'a atıp ilk gözlerine kestirdikleri yere girerler yemek için. Y. şımarıp tabağını zeytinyağlılarla doldurup karnını doyurunca peynirli ıspanaklı pide ertesi güne kahvaltı ve akşam yemeği olarak kalır. Buna karşılık B. bulgur pilavı-pastırmalı kurufasülye-yoğurt üçlüsüyle kendisine ziyafet çeker. Yarını düşünen gurman olamaz ne de olsa...
hasta yemeği
B. hastalığından dolayı süper mahsun bir kuzuya dönünce Y.'nin buna kalbi dayanmaz elbette. O zamana kadar tanık olmadığı bir tutkusuyla da tanışır B.'nin: komposto! Y.'nin sadece hastaların ve ihtiyarların içtiğini düşündüğü bu içeceğin hastasıymış meğer küçük B. Kendini de şaşırtarak hayatının ilk kompostosunu pişirir. Komposto lapa kürü sayesinde kendini toplayan B.'nin gücü kuvveti yerine gelmeye başlamıştır. Bu arada aldığı duyumlara göre ayvanın kompostoların en zoru olduğunu öğrenince kendiyle gurur duyar Y.
6 Mart 2011 Pazar
istavrit ve sardalya
Yine bir cuma akşamı sinema keyfi yapacak olan Y. ve B. öncesinde mahalle balıkçısında karın doyurmayı tercih eder. Balık-salata-bir duble rakı derken gerilimli ve baleli filme hazırdırlar. Elbette soğan yemeyi de unutmazlar.
evde keyif yapalım
Dolce ve Gabanna adlı tatlı çiftin tasarladığı altın sarısı şişedeki iksiri yudumladıklarında koca bir şişeyi birkaç saatte bitirecekleri hiç akıllarına gelmemiştir. Hariboları okyanus aşırı bir seyahatten getiren Y. böylece Baribosunu mutlu etmeyi başarabilmiş midir acaba? Bir sevgililer günü de böyle geçmiştir.
çiftimiz ilk kez zencefil'e gidiyor
Yıllardır Zencefil'e yolu düşmeyen B. bu sefer Y. ile teftişe gelir mekanı. Entel alafinfon yemeklerle gözünü doyurmaya çalışır Y. onun. Daha sonra Sindirella misali ayakkabı peşinde kızların ayrı erkeklerin ayrı bir dünyadan gelmiş gibi davrandığı bir partide bulurlar kendilerini. Y. o entel yemeklerle doymamış olduğu için etrafta ne bulduysa yumulur, gariban B. ise karnını ekmekle doldurduğundan boş boş bakar. Durduğu köşeyi bırakınca da hemen üç kişi yerine sığışır.
balkabaklı pie
Malum daha önce belirttik Cafe Nero içecek sponsorumuz diye. Rutin ziyaretlerinden birinde balkabaklı pie ile karşılaşır çiftimiz; ama işi abartmayıp bir tanesini paylaşmaya karar verirler. İlerleyen vakitlerde Y. balkabaklarını yerken B.'ye de kek kısmı kalır. Ne yapalım VIP olan Y.dir ve tüm Cafe Nero personeli kendisine saygıda kusur etmezler.
Rutin kahve ziyaretlerinde balkabaklı turtaya göz koymuştur Y. Her gidişinde uzun uzun seyreder, iç çeker. Sonunda hayaline kavuşur, balkabağıyla cheescake'in uyumu gözlerini yaşartacak kadar başarılıdır. Fakat aldığı yeni kararlar gereği bütün bir turta yemez, yarısını B. ile paylaşacak kadar cömert, nazik ve tokgözlüdür...
buz pateninden sonra sıcak çorba
New York'ta kaldığı otelin önündeki buz pateni pistinde kayanları imrenerek izlemiştir Y. İstanbul'a döndüğünde B.'nin kanına girer, buz pateni yapmaya giderler. B.'nin başlangıçtaki mahcubiyeti yavaş yavaş usta hareketlere dönüşür. Bundan sonraki hedefleri çiftler dalında artistik patinaj başarılarına imza atmaktır. O gün Icesporto'da olan herkes çiftimizi kıskançlıkla karışık bir hayranlıkla izlemiştir. Bu gösteriden sonra karınlarını doyurmak için Teşvikiye Saray'ın yolunu tutarlar. Y.'ye tavuk etlisi B.'ye de mercimeklisi.
Gün geçmiyor ki Y. B.'yi madara etmesin. Bu seferki konu buz pateni. Yarım saat buz üstünde ayakta durma denemeleri yapan çiftimiz o soğuk gün donma tehlikesi atlatınca ilerideki buz dansı başarılarını engellemesin diye sıcak çorbalarla karınlarını doyurup içlerini ısıtırlar. Ayrıca aylar sonra Teşvikiye Saray'ı ziyaret etmeleri sıcak bir yaz günü yapılan cumartesi kahvaltısını getirir B.'nin aklına.
19 Şubat 2011 Cumartesi
jumboyu geçen salata
Çiftimiz iki saat arayla akşam yemeği yiyerek önemli bir başarıya imza atar. Salata malzemesi aldıkları sırada Y.nin dergi okumaya dalması B.nin sinirlerini zıplatsa da, sevgilisi gönlünü almayı başarır. Y.nin New York seferinden aldığı 12 dolarlık ayakkabılar da görevlerini başarıyla tamamladığı için 5 kilometrelik parkur onu düztaban B.yi yorduğu kadar yormamıştır. Sonraki planları bitki çayı içip Ateşle Oynayan Kız'ın maceralarını izlemektir.
karaköy kemankeş caddesi'nde bir öğlen
Yola İstanbul Modern'deki Kutluğ Ataman sergisini görmek üzere çıkan çiftimiz, her zamanki tembellik ve oburluklarının sonucu bu plandan cayarlar. Onun yerine kış güneşinin nimetlerinden faydalanacakları bir yürüyüş rotası çizerler. Nişantaşı duraklarında Y. B.ye geçmişiyle ilgili önemli ifşaatlarda bulunur, hatta kanıtları ve tanıklıkları gösterir. Maçka'dan Karaköy'e indiklerinde yeni taşınacakları evlerine armut minder ve nargile takımı almaya karar verirler. Sonra da bunu kutlamak için bir erken akşam yemeği yerler. Bu aralar pek bir trendy olan Bej Kahve'de noodle ve hellimli sandviç molası verirler. Y. Bej Kahve'nin bulunduğu Fransız Pasajı'nı önceden keşfettiği için hava atmaktan geri duramaz.
Hava yürüyüş için idealdir. Standart kahve stoklarını tamamlayan çiftimiz her biri bin küsür dolarlık mobilyalara bakarak benzerlerini 5 liraya buldukları için gurur duyarlar. Y. kola içtiği çatıları gösterir. Güle konuşa Karaköy'e varırlar. Bej Kahve'nin sarı-yeşil-kahverengi tonlarını beğenip yemeklerini onaylarlar. İnsan selinden uzak geçen gün biterken dönüş yoluna geçmişlerdir bile.
itinayla rakı sofrası kurulur
Islak Alman ekmeği diye tutturan Y. dükkan dükkan dolaşırken sonunda semtindeki mezecileri keşfeder. Gözünü Arnavut ciğerine dikmişken birden bire aklına evde küçük bir çilingir sofrası hazırlamak geli; iyiki de gelir. Çok güzel muhabbet ederler, yemek yerler ve yeni çağla yeşili-lavanta rengi nevresimlerini denerler...
küçük Y. memleket hasretini gideriyor
Y. o çubuklarla tam bir maestrodur, fakat gözleri manga karakteri gibi açılmış ve bol bol zencefil turşularına yumulmuşken biraz yavaş yer; malum tadını çıkartır ev yemeklerinin. Kocaman tabak kısa sürede tertemiz olur çiftimiz sayesinde. Sake bardakları boşalır. O kadar güzel bir akşamdır ki bu kısa sürede tekrarlamak isterler.
modern muhallebicide bir akşam yemeği
Y.nin dürüm döneri B.nin hacimli menemenin gölgesinde kalmıştır biraz. Bu havalı muhallebicinin dekorasyonu estetik meraklısı Y.nin başını döndürür. Mekanın güzel de bir bahçesi olduğu için Galata Muhallebicisi'ne baharda tekrar gelmeye karar verirler.
1 Ocak 2011 Cumartesi
içecek sponsorumuz caffe nero
Hem VIP hem de CIP olan Y. Caffe Nero ile sponsorluk anlaşması yapmış, her gün beleş kahvesini içmektedir; ki bazen bu kahve seansları 24 saat sürer. Elbette cömert Y. zavallı küçük B.'nin de kahve içmesine izin verir. Tek bir şartı vardır: kahvesini yudumlarken okuduğu moda dergilerindeki mankenlerden B.'yi sınava tabi tutacak, bilemezse avucuna cetvelle vuracaktır.
çakma vietnam yemeği
B.'nin artık iyice ustalaştığı brokoli yemeğinin sırrı THY'nin enfes salata sosuyla sarımsağın eşsiz birleşimidir. Y.'nin tane tane pilavıysa bütün beklentilerin üstüne çıkıp küçük çaplı bir sansasyon yaratır. Tire'deki zeytin ağaçlarından sıkılmış butik zeytinyağı, içine bolca sevgi katılmış bu pilavı iyice lezzetlendirir. Y.'nin bundan sonraki hedefi bir şehriyeli pilav döktürüp B.'nin kalbinin tapusunu üstüne geçirmektir.
yeniden bulunan girandola uygarlığı
İlk kez yaklaşık 3 ay önce Girandola mabedini ziyaret eden çiftimiz o güzel günün anısını satırlara dökememiştir. Ellerinde olmayan sebeplerle... Yakın bir gelecekte sık sık ziyaret edip bağlılıklarını sunacakları bu mabette o gün balkabağı, Bodrum mandalinası, mojito, balbadem ve nar portakal adanır, dilek tutulur.
İstanbul'un sıcaktan kavrulduğu bir temmuz akşamüstü saatlerinde Yüksekkaldırım'dan inenen iki kişi o hafta bir gazetede yayınlanan dondurma listesi hakkında fikir bildirir. İkisi de Girandola'dan bahsedip mümkün olursa gitmeye karar verir ileriki günlerde. Aradan kısa bir süre geçtiğinde o ikili bir blog sahibi olup yediklerini yazmaya başlamışlardır bile. E Girandola'ya da elbette gidilecek ve hakkında yazılacaktır. İlk denemede çekilen fotoğraflar uçar gider. Ama bu sefer öyle olmayacaktır. Y.'nin tercihi mayhoş meyveler, B.'nin ise tatlı şeylerdir. Bu harika dondurmalar afiyetle yenilir bir kış akşamı ve nihayet olması gereken yeri alır fotoğrafları.
takanik'te oynayan istavritler
Y.'nin o mükemmel günden tek pişmanlığı yeşil salata yerine normal salata söylemiş olmasıdır. Akşam gideceği oryantal partisinde peşini bırakmayan bu salatayla yeniden karşılacağı hiç aklına gelmemiştir oysa ki.
melek gibi kızlarımızı da yedik
Y. bilindiği üzere bir hamster gibi eve yiyecek içecek taşımakta. Bir gün de kitapvari bir kutu içinde bir sürü çikolata melekle kapıda belirdi. Onları o kadar sevmiş ki her sütlü Nescafe fincanına bir tanesini kurban etmekte. Tanrıça Y.'yi memnun etmenin tek yolu bu galiba...
yumurtalı ekmek
Orijinal yumurtalı ekmek geleneğini geriye döndürmekte ısrarlı olan retro insan B., kah şirinlik yaparak kah acındırarak Y.'nin kendisine yumurtalı ekmek yapmasını sağlar. Yumurtayı sünger gibi emen klasik beyaz ekmekten kullanmayan artist çiftimiz bu anne yadigarı tarifi tam çavdar ekmeğiyle denerler. Bu sayede Y.'nin hamaratlığı, B.'nin de 80'ler stili oburluğu kanıtlanmış olur.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)